SIRADIŞI İNSANLAR BAGİN -1

Berivan Cevik Yavuzturk

Oldukça sık ve gür bir ormanda bilinmeyen ilkel bir kabile grubu yaşamaktadır. Hiçbir dilleri olmayan fakat kendi aralarında her şeyi anlatabilecek bir düşünce yapısına sahip bu insanlar yaşamlarını kendi kurdukları sistem ile rahatlıkla gerçekleştiriyorlar. Hiç kimsenin bilmediği bir dile sahipler. Sağlam ağaç ve bambulardan evler yapıp evin tüm etrafını palmiye yapraklarıyla kapatıyorlar. Tüm bitkileri tanıyor hayvanlarla iç içe yaşıyor, nehrin ortasına kendi yaptıkları sandallarla gidip balık tutuyorlar. Bagin insanlarının en lezzetli bulduğu yemek ise: balıktır. Renkleri bilmiyor ve sayı saymayı bilmiyorlar. Kendilerine has düşünce yapısı olduğu için birbirlerini çok iyi anlayabiliyorlar. Aralarında lider yoktur. Günümüz hiçbir teknolojiye sahip olmayan bu kabile kendi yaptıkları ok ve bıçak gibi araçlar kullanıyor ve böylelikle tehlikeli hayvanlara karşı kendilerini koruyorlar.

Bambulardan sandal yapıp nehrin kıyısına gidebiliyorlar. Bambu ve diğer ağaç kovuğunu oyup, etrafta buldukları taş, çakıl vb gibi sert cisimleri koyup enstrüman gibi ses çıkaran alet yapabiliyorlar. Aralarında bazı önemli günler ayarlayıp bu yaptıkları enstrüman eşliğinde ıslık çalıp eğleniyorlar. Mırıldandıkları sesler ve ıslıklarla iletişim kuruyorlar. En büyük iletişimleri ise ıslıktır. Aralarında teyze, amca, dayı vb. gibi aile ayrımı yoktur. İffet kültürüne sahip olmadıkları gibi giyimde de hiçbir anlam ifadesi olmadığı için yarı açık şekilde dolaşıyorlar. Kabilenin damak tadına lezzetli geldiği bazı yaprak ve bitki çeşidi yiyebiliyor ve doğada avladıkları farklı hayvanlarla besleniyorlar. Bagin kabilesinden biri öldüğü zaman o günü yas ilan ediyor ve ölenin etrafında dolaşıp bilmediğimiz seslerle tur atıyorlar böylelikle ölenle bağını sonsuza dek koparıyorlar…ölümden bir gün sonra cesetlerini yakıyorlar ve o günü evlerinden uzakta kalıyorlar.

Bagin Kabilesinde oldukça ilginç olan bir diğer olay ise; hamile kişiyi nehrin sularla en yoğun olduğu kıyı kenarına götürüp bebeği dünyaya getirmesidir ve bu olay olduğu esnada Bagin kabilesinin tüm üyeleri çeşit çeşit çıkarttıkları ses ve değişik aletlerle ardı ardına tekrarladıkları tuhaf hareketlerle bebeğin dünyaya gelmesini bekliyorlar ve bebek doğar doğmaz ıslık eşiliğinde bebeği kucaklayıp havaya kaldırıyorlar. Kabile tek sıra halinde dizilip evlerinin yolunu tutuyorlar. Bilemeyiz: hiçbir dil ve lisana sahip olmayan bu ilkel insanların belkide en büyük mutluluklarıdır.